Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK), terör, döviz kuru artışı ve siyasi belirsizlik risklerinin birleştiği çoklu risk ortamında ekonominin, kamu yönetimi gündeminin ancak alt sıralarında yer bulabildiğine dikkat çekti. Detaylar haberimizde..
Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK), terör, döviz kuru artışı ve siyasi belirsizlik risklerinin birleştiği çoklu risk ortamında ekonominin, kamu yönetimi gündeminin ancak alt sıralarında yer bulabildiğine dikkat çekti.
TİSK’in Ağustos ayına ilişkin yayınladığı Aylık Ekonomi Bülteni’nde, Türkiye’de ekonomik ve siyasal risklerin arttığına işaret edildi ve “terör eylemlerindeki artışın ekonomiye olumsuz etkisi sadece terörün yoğun olduğu bölgelerde değil, tüm ülkede hissedilmektedir. Özellikle turizm sektörü bu kaos ortamı nedeniyle ciddi kayıplara uğramıştır” denildi.
Bülten’de, yükselen ekonomilerde de kırılganlıkların artmaya başladığı hatırlatılarak, “Çin ve Brezilya ekonomilerindeki değişimin Türkiye ekonomisinde sorun yaratma olasılığı artmaktadır. Çin’in üst üste yaptığı devalüasyonlar ülkemizin ihracat gücünü zayıflatacaktır” ifadesi kullanıldı.
Olumlu Dönüşüm Beklentileri Büyük Ölçüde Ortadan Kalktı
“Hükümetin kurulamaması ve yeni bir seçim sürecine girilmesi, ekonomik alanda önümüzdeki aylara dair olumlu dönüşüm beklentilerini büyük ölçüde ortadan kaldırmıştır” tespitinin yapıldığı TİSK’in Ekonomi Bülteni’nde şu görüşlere yer verildi:
“Döviz kurunda son iki haftadır yaşanan hızlı yükselişte, bu olumsuz beklentilerin önemli rolü bulunmaktadır. TL’nin hızlı değer kaybı ve gidişatının öngörülememesi, özellikle enflasyon, yatırım ve işletme bilançoları açısından ciddi kaygılar yaratmaktadır.”
ABD’nin Merkez Bankası konumundaki FED’in faiz artırımının yaklaştığı, Çin ve Brezilya ekonomilerinin de artık daha kırılgan olduğu belirtilen Bülten’de “Çin’in yaptığı devalüasyon Türkiye’nin dış ticaret açığını artırabilir” uyarısında bulunuldu.
“Türkiye’nin ihracatında sorunlar devam ediyor” denilen TİSK Ekonomi Bülteni’nde, “TİM verilerine göre Temmuz’da yıllık ihracat yüzde 13 oranında azaldı. İlk 7 aydaki azalış da yüzde 12.4 oldu. İhracat hazır giyimde yüzde 13.3, otomotivde yüzde 11.4 geriledi.İthalat, ihracata baskın geldi” değerlendirmeleri yer aldı.
TCMB Pasif Para Politikaları İzliyor
TİSK Bülteni’nde, TCMB’nin döviz kuruna yönelik müdahalesinin ise daha çok Açık Piyasa İşlemleri (APİ) politikası kullanılarak alım-satım ihaleleri yoluyla yapılacak gibi göründüğü ifade edildi, “Bankanın izlemeyi düşündüğü bu politikalar pasif para politikası özelliği taşımaktadır. Ancak Bankanın para politikasında duruma göre değişikliklere gidebileceğini düşünmekteyiz. Burada kritik nokta, bu müdahalelerin enflasyon hedeflemesi ile uyumunun nasıl olacağıdır. Çünkü enflasyon hız kesmiş ise de hala hedeflenenin uzağındadır” denildi.
Bülten’de, Temmuz’da yıllık bazda TÜFE’nin yüzde 6.81, Yİ-ÜFE‘nin yüzde 5.62 ve YD-ÜFE’nin de yüzde 8.42 arttığı hatırlatıldı.
İşsizliğin Yükseleceğine Dair İşaret Var
Bülten’de, Mayıs’ta yıllık bazda işgücünün 772 bin, istihdamın 534 bin, işsizliğin ise238 bin kişi arttığının altı çizilerek, şu değerlendirmelerde bulunuldu:
“İşsizlik oranı 0.5 puanlık yükselişle yüzde 9.3 oldu. Ancak, mevsim etkisinden arındırılmış veriler, işsizliğin bir önceki döneme (Nisan) göre 0.3 puan artışla yüzde 10.2’ye çıktığını gösterdi. Son 10 yılda mevsim etkisinden arındırılmış işsizlik oranının en yüksek olduğu Mayıs ayları 2008-2009 Krizi’nin etkilediği 2009 ve 2010 yıllarıdır (sırasıyla yüzde 13.8 ve yüzde 11.3). Kriz sonrası dönemde işsizlik oranı 2015’te, istihdam imkânları açısından elverişli sayılan Mayıs’ta tekrar yüzde 10’u aşmıştır, ki bu durum işsizliğin yükseleceğine işaret etmektedir.”
TİSK’in Ağustos ayına ilişkin yayınladığı Aylık Ekonomi Bülteni hakkında daha detaylı bilgi edinmek isterseniz buradaki pdf dosyasını inceleyebilirsiniz.
Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.