Türkiye’nin önde gelen Kamu kuruluşları BT daire başkanları ile, dördüncü IDC Türkiye Public CIO Summit 2017 zirvesi için Antalya’da bir araya gelerek, “Dijitalleşme ve Dijital Türkiye’nin Yol Haritası” teması altında Türkiye’nin kamudaki dijital dönüşüm yol haritasını çizdi. Detaylar haberimizde..
Türkiye’nin önde gelen Kamu kuruluşları BT daire başkanları ile, dördüncü IDC Türkiye Public CIO Summit 2017 zirvesi için Antalya’da bir araya gelerek, “Dijitalleşme ve Dijital Türkiye’nin Yol Haritası” teması altında Türkiye’nin kamudaki dijital dönüşüm yol haritasını çizdi.
10-12 Aralık tarihleri arasında gerçekleşen etkinlikte, teknoloji, ürün ve hizmet sağlayıcıları ile önde gelen Kamu Kuruluşlarının Bilgi Teknolojileri Daire Başkanları, dijital dönüşümü şekillendiren en son teknolojileri, stratejileri ve önceliklerini tartıştı.
Konferansın açılışını yapan IDC Türkiye Ülke Direktörü Nevin Çizmecioğulları, Ülkemizde de olduğu gibi pek çok devlet, e-devlet uygulamalarına Uygulama programlama arayüzleri ile– banka- özel sektör-akademisyenler ve girişimci firmalar için Dijital Devlet vizyonunda özel dijital platformlar oluşturulduğunu vurguladı. Nevin Çizmecioğulları, IDC’nin üçüncü platform teknolojileri adını verdiği; bulut, sosyal, mobil, büyük veri ve analitik konularının tetiklediği daha geniş bir "hizmet olarak" dönüşümün bir parçası olduğunu belirtti. Çizmecioğulları, "Globalde; Hükümetler ve kurumlar, daha az veri merkezi inşa ediyor ve buluttan daha fazla BT hizmeti satın alıyorlar, Hükümetler daha az iş zekası aracı ve daha fazla bilgi kaynağı satın alıyor; daha az sayıda mobil yerli uygulama ve sosyal medya platformu geliştiriyor ve bunun yerine vatandaşlara dokunuyorlar" dedi. Çizmecioğulları, "Kimlik Doğrulama için, hükümetler bütün bir kimlik yönetimi mimarisi satın almıyor veya inşa etmiyor; vatandaşların uçtan uca kimliğini doğrulamak için özel ortakların hizmetlerini kullanıyorlar, İşlemci sayısına veya devlet çalışanlarının sayısına göre ürün lisansları almak yerine fiyatlandırma, hizmeti kullanan vatandaşların sayısına veya hükümetin aradığı hizmet katmanına, yalnızca veri erişimi ve analizine dayanacak" dedi.
Tüm katılımcıların ortak mutabık kaldıkları, tüm kamu kurumlarının üzerinde Başbakanlık yada Ulaştırma Bakanlığı altında yada Kalkınma Bakanlığı – TÜBİTAK gibi yer alması gereken bir karar verici çatı kurum olması, kamuda ekosistemin – kurumlar, Tübitak, Türksat – Ünviersiteler, teknoparklar, dpt vs bir an önce hayata geçirilerek yetenekli kaynak sorununa çözüm bulunması. Her kamu kurumu ve yerel yönetimlerinin mükerrer kaynak ısrafı yerine denenmiş başaarılı uygulamaların yaygınlaştırılması, ortak veri merkezleri ve alt yapıların kullanılması.
IDC Türkiye Baş Analisti Eren Eser ise, Artan ve çeşitlenen siber tehditlerle beraber siber güvenlik ülkemiz için kritik bir öncelik haline geldiğini ve bununla birlikte kamu sektöründe dijitalleşme konusunda önemli atılımlar gerçekleştirildiğini belirtti. Eren Eser, Kamu hizmetlerinin dijital dönüşümü sürecinde insan yaşamını kolaylaştırırken bilgi güvenliğinden ödün vermemek geretiğini söyledi. Eser, net ve tutarlı bir gelecek vizyonu, insanı merkeze alan detaylı bir planlama ve güçlü bir şekilde inşa edilmiş örgütsel yetkinliğin, kamu sektöründeki dönüşüm yolculuğunun başarılı olması için gerekli kritik faktörler olarak öne çıktığını vurguladı.
Siber Güvenlik Milli Bir Mesela Haline Geldi
Kamu Bilişimcileri Derneği İkinci Başkanı Yakup Şıvka ise, Siber Güvenlik milli bir mesela haline geldiğini, sadece özel sektörün değil kamu kurumlarının da bilişim teknolojilerine önem vermesi ve yatırım yapması gerekliliğini söyledi. Yakup Şıvka, başarının yolunun yeni teknolojileri denemek ve risk almaktan geçtiğini vurguladı. Son yıllarda Kamu da dijitalleşme alanında ciddi yollar kat edildiğini, bugün e-devlette 1000’e yakın hizmet sunulduğunu belirtti.
"Geçmişte Maddi Varlıkları, Şimdi İse Dosyalarımızı Nasıl Koruruz Diye Endişeleniyoruz"
Türk Standartları Enstitüsü Başkanı Sebahittin Korkmaz ise, Dijitalleşmenin kamu ve özel sektörü kapsayan, özünde insan yaşamını kolaylaştıracak şekilde oluşturulması gerektiğini söyledi. Sebahittin Korkmaz, kültürün oluşması için her alanda dijitalleşme ile ilgili bir sistem oturtmak gerekiyor, Sistem olmadan kültür olmuyor dedi. Korkmaz, İnternetin yayılması ile dijitalleşme de hızla arttı, Dijitalleşmenin artması ile kolaylıklar yanında siber güvenlik gibi zorunluluklarında geldiğini belirtti. Korkmaz, geçmişte maddi varlıkları nasıl koruruz diye endişelenirken şimdi dosyalarımızı nasıl koruruz diye düşünüyoruz dedi. Korkmaz, VM güvenliği, yazılım ve donanım güvenliği, bilgi güvenliği kullananların güvenliği önem arz etmektedir, bunlar olmadan siber güvenlikten bahsetme şansımızın olmadığını belirtti .
Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.