Deloitte Türkiye, ‘2018 Yılı Birleşme ve Satın Almalar Raporu’nu yayınladı. Türkiye’de 2018 yılında 256 adet birleşme ve satın alma işlemi gerçekleşirken, işlem hacmi 12 milyar dolar oldu. Detaylar haberimizde..
Deloitte Türkiye, ‘2018 Yılı Birleşme ve Satın Almalar Raporu’nu yayınladı. Türkiye’de 2018 yılında 256 adet birleşme ve satın alma işlemi gerçekleşirken, işlem hacmi 12 milyar dolar oldu.
Türkiye’de birleşme ve satın almaların genel görünümünü ortaya koyan rapora göre, 2018 yılında yaşanan olumsuz ekonomik gelişmelere rağmen, Türkiye Birleşme ve Satın Alma pazarı önceki iki yıla göre daha iyi bir performans gösterdi. Az sayıdaki büyük ölçekli işlem ve yılın ilk yarısındaki güçlü işlem hacmi sayesinde 2018’de toplam 12 milyar dolar tutarında 256 adet işlem gerçekleşti. İşlem sayısı 2017’deki rekor sayıya göre %13 oranında azalsa da, toplam işlem hacmi %17 oranında artış gösterdi. Stratejik yatırımcıların ve büyük ölçekli az sayıdaki işlemin öne çıktığı 2018’de en büyük on işlem toplam yıllık işlem hacminin %63’ünü oluşturdu.
Yabancı Stratejik Yatırımcıların Büyük Ölçekli İşlemleri Öne Çıktı
Yabancı yatırımcılar 74 adet işlem ile 7,6 milyar dolara tekabül eden işleme imza atarken, Türk yatırımcıların işlem hacmi ise 182 adet işlem ile yaklaşık 4,4 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Yabancı ve Türk yatırımcıların toplam yıllık işlem hacmine katkısı sırasıyla %63 ve %37 olurken, buna karşılık işlem sayısına olan katkıları ise sırasıyla %29 ve %71 olarak gerçekleşti.
Piyasada yatırımcı iştahını azaltan çok sayıda faktöre rağmen, yabancı yatırımcıların toplam işlem sayısı bir önceki yıla göre sabit kaldı, ancak 10 yıllık ortalamanın %20 altında gerçekleşti. Öte yandan, yabancı yatırımcıların toplam işlem hacmi üst üste iki yıl boyunca artış göstererek 2015'ten bu yana toplam yıllık işlem hacmine en yüksek katkıyı sağladı. Yabancı yatırımcılar tarafından yapılan toplam yatırımın %66'sını oluşturan, kapanış ve onay süreci devam eden Denizbank, U.N. Ro-Ro ve Oyak Çimento gibi büyük ölçekli işlemler sayesinde, yabancı yatırımcıların yıllık işlem hacmi 2018'de %38 oranında arttı. Buna karşılık, bu dönemde Türk yatırımcıların inorganik büyümeden ziyade kendi portföylerine odaklandığı görüldü. Türk yatırımcıların yıllık işlem hacmi ise bir önceki yıla oranla oldukça benzer kalırken, işlem sayısı %19 oranında azaldı.
2015 yılındaki 62 işlemden 2018 yılında 36’ya gerileyen Avrupalı yatırımcılar, son yıllarda işlem sayılarında görülen düşüşe rağmen bir kere daha yabancı yatırımcılar arasında en yüksek işlem sayısını gerçekleştirerek, toplam yabancı yatırımcı işlem sayısının %49'unu oluşturdu. Kuzey Amerikalı yatırımcılar yılı 16 işlem ile tamamlarken, Asya Pasifik ve Körfez menşeili yatırımcılar, sırasıyla 13 ve 9 işlem ile daha sınırlı katkı sağladı. İşlem değeri bakımından, BAE, Danimarka ve Tayvan menşeili yatırımcılar öne çıkarken, işlem sayısında ise, ABD, Almanya, İtalya, İngiltere, Fransa ve İsveç menşeili yatırımcılar ilk sıralarda geldi.
Finansal Yatırımcılar Sessiz Kaldı
Finansal yatırımcılar yaklaşık 1 milyar dolarlık işlem hacmi ve 105 adet işlem ile yıllık işlem hacmi ve işlem sayısı bakımından önceki yıla göre sırasıyla %62 ve %28 düşüş gösterdi. Özel sermaye fonlarının yokluğunda, finansal yatırımcıların işlem hacmi ve bunun yıllık toplam işlem hacmine olan katkısı son on yılın en düşük seviyelerinden birini gördü.
Bazı büyük çıkış işlemleri dışında, özel sermaye fonlarının yeni satın alma fırsatlarını yakalamak konusunda zorlandığı bir yıl oldu. Öte yandan, girişim sermayesi ve melek yatırımcıların gerçekleştirdiği erken aşama yatırımları genel finansal yatırımcı işlem sayısını yukarı çekti; bu yatırımcılar 82 adet işlem ile yıllık toplam işlem adedinin %32’sini oluşturdu.
Finansal yatırımcılar halka arz veya satış yoluyla bazı başarılı çıkış işlemleri gerçekleştirdiler. Mavi (Turkven’in çıkışı) ve Logo (Mediterra’nın çıkışı) gibi halka arzlara ek olarak, U.N. Ro-Ro (Actera ve Esas Holding'in çıkışı), Aksa Enerji (Goldman Sachs'ın çıkışı) ve Gram Games (Hummingbird Ventures'ın çıkışı) gibi satış işlemleri, açıklanan değerlere göre, yılın ilk on işlemi arasında yer aldı.
Finansal yatırımcılar tarafından gerçekleştirilen en büyük işlem 200 milyon dolar tutarındaki D.ream International'ın bir kısım hisselerinin Temasek Hodings ve Metric Capital Partners tarafından satın alınması oldu.
Büyük Ölçekli İşlemler İşlem Hacmini Domine Etti
En büyük on işlemin toplam işlem hacmine katkısı %63 ile 2012'den bu yana en yüksek seviyesindeydi. En büyük on işlemin ortalama büyüklüğü yaklaşık 752 milyon dolar ile 2017 yılı ortalaması olan 510 milyon doların üzerinde gerçekleşti. Kapanış ve onay süreci devam eden Denizbank'ın Emirates NBD Bank tarafından satın alınması, tek başına yıllık işlem hacminin %27'sını temsil eden en büyük işlem oldu. DFDS’in U.N. Ro-Ro yatırımı, Taiwan Cement Corporation’ın Oyak Çimento yatırımı, Zynga’nın Gram Games yatırımı ve Temasek Holding ve Metric Capital Partners’ın D.ream International yatırımı yabancı yatırımcıların imza attığı yılın diğer öne çıkan işlemleri arasındaydı. Türk Yatırımcıların gerçekleştirdiği en büyük işlem Doğan Medya Grubu'nun Demirören Holding tarafından 929 milyon dolar karşılığında satın alınması oldu.
Geçmiş yıllara paralel olarak, toplam işlem sayısında küçük ve orta ölçekli işlemler ağırlıktaydı. Ortalama işlem değeri geçen seneye göre %34 oranında artış göstererek 47 milyon dolara yükseldi. En büyük on işlem hariç tutulduğunda ise, geri kalan işlemlerdeki ortalama işlem büyüklüğü 18 milyon dolar oldu. İşlem değeri 50 milyon doların altında olan 221 adet işlem, toplam işlem sayısının %86'sına tekabül ederken, toplam işlem hacminin yalnızca %12'sini temsil etti. Buna karşılık, işlem değeri 250 milyon dolardan yüksek olan ve toplam işlem sayısının yalnızca %4'üne tekabül eden işlemler ise toplam işlem değerinin %63'ünü oluşturdu. Ayrıca, toplam işlem adedinin %32’si olan küçük ölçekli girişim sermayesi ve melek yatırımcı işlemlerinin ortalama büyüklüğü 600 bin dolar tutarında gerçekleşti.
İnternet, Mobil Hizmetler, Teknoloji ve Üretim İlgi Gördü
Daha önceki yıllarda olduğu gibi, internet, mobil hizmetler ve teknoloji işlemleri erken dönem finansal yatırımcıların ilgisi sebebiyle listenin başında yer aldı. Hafif bir düşüşe rağmen, bu sektörlerdeki işlem sayısı, toplam yıllık işlem sayısına %37 oranında katkıda bulundu. Üretim, hizmet, enerji, finansal hizmetler, yiyecek ve içecek ile e-ticaret sektörleri de işlem sayısı tarafında dikkat çekiciydi.
Finansal hizmetler, üretim, altyapı, lojistik ve taşımacılık, medya ve yiyecek ve içecek sektörleri işlem hacmine katkı yapan ana sektörler oldu. Söz konusu sektörlerdeki işlem hacimlerinin çoğunluğu sadece birkaç büyük ölçekli işlemden kaynaklandı. İşlem sayısındaki üst sıralara kıyasla işlem değerine göre sıralamalarda altta kalan, teknoloji, internet ve mobil hizmetler, startup’ların etkisiyle, toplam yıllık işlem hacminin yalnızca %3'ünü oluşturdu.
Özelleştirme İhalelerinde Şeker Fabrikaları Ön Plandaydı
Toplam yıllık işlem hacminin %8'ini oluşturan özelleştirmeler yaklaşık 1 milyar dolar ve 18 adet işlemle son yıllarda olduğu gibi mütevazı bir seviyede kaldı.
Toplam özelleştirme hacminin %79'una tekabül eden 9 şeker fabrikasının ihaleleri özelleştirme gündemini oluşturdu. Şeker fabrikalarına ek olarak, geçtiğimiz yıl bazı hidroelektrik santralleri, Yeniköy-Yatağan maden ruhsatı, Tekirdağ Limanı ve Foça Tatil Köyü’nü içeren ihaleler gerçekleşti. Geçmiş yıllara benzer şekilde, Türk gruplar 2018'de özelleştirme ihalelerinde hâkim durumdaydı.
Deloitte Türkiye Ortağı ve Finansal Danışmanlık Lideri Başak Vardar rapora ilişkin olarak “Yatırımcı iştahını azaltan ve satın alma süreçlerini sekteye uğratan değişken makroekonomik koşullar, geçtiğimiz yıl Türkiye’de birleşme ve satın alma pazarını oldukça zorladı. Bununla birlikte, yabancı stratejik yatırımcılar uzun vadeli bakış açılarıyla öne çıkarak, nokta atışı yatırımlar yaptılar. Önümüzdeki dönemde, global ekonomik yavaşlama beklentisi, ticaret ortamındaki belirsizlik, Türk şirketlerinin yüksek borçluluk seviyesi ve mevcut makroekonomik ortam ihtiyatlı bir yaklaşıma yol açsa da, yatırımcıların stratejik bir perspektif ile Türkiye’de satın almalar yapmaya devam edeceğine inanıyoruz. Teknoloji, finansal hizmetler, altyapı, gayrimenkul ve enerji sektörlerinde bazı büyük ölçekli işlemlerin gerçekleşmesini bekliyoruz. Üretim, enerji, kimya ve yiyecek ve içecek sektörleri de hareketli olacaktır” dedi.
Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.