Bir ülkede inovasyonun serpilmesi için örnek modellere ihtiyaç vardır. Bize de örnek olması açısından farklı sektör ve konularda yaşamın içinden, küçük ama etkili inovasyon örneklerini sizlerle paylaşmak istiyoruz. Detaylar Haberimizde..
Bir ülkede inovasyonun serpilmesi için örnek modellere ihtiyaç vardır. Güney Kore ve Singapur, inovasyon yapan firmaları billboardlarda kamu spotu gibi çarşaf çarşaf ilan ederken hem onları onere etmiş ve hem de diğer firmalara örnek olmasını sağlamıştır. Aynı zamanda bu, inovasyonda toplumsal motivasyonun da kaynağını oluşturmaktadır.
Bize de örnek olması açısından farklı sektör ve konularda yaşamın içinden, küçük ama etkili inovasyon örneklerini sizlerle paylaşmak istiyoruz.
Piyasaya Yeni Giren İnovatif Bir Girişimcinin Hikâyesi
Kahramanımız, plastik enjeksiyon işi yapacak olan inovatif bir girişimci…
Girişimcimiz önce malum, dükkânını tutup, boya badana derken makineleri de yerleştirip çok uzatmadan açılışını yapar. Daha bir hafta on gün geçmiştir ki teklif almak için müşteriler aramaya başlar.
Arayan her müşteriye, “işin yapılması ve fiyat noktasında sıkıntı yok, yardımcı oluruz; tek problem işi ancak 4 ay sonra teslim edebiliriz” cevabını verir. Müşteriler şaşkın şaşkın, “diğerleri 15, bilemedin 20 günde teslim ederken siz 4 aydan bahsediyorsunuz,” böyle saçma şey mi olur,” deyip, söylene söylene telefonu kapatırlar.
Aslında işin gerçeği şu ki, girişimcimizin elinde yapacak işi hiç yoktur…
Bu gerçeği bilen en yakınındaki üç beş kişi de ne olduğundan bihaber, meraklı meraklı çaresiz şekilde gelişmeleri izlemektedir.
İzlemektedir izlemesine de, zaman da hızla geçmektedir.
Hepiniz merak ediyorsunuzdur, arayan her müşteriye dört ay süre veren bu girişimcinin 4 ay sonra durumu ne olmuş olabilir, diye…
İşin sırrı pazarlamada ki “gizem” unsurunda saklıdır. Çünkü gizem, hem merak ettirir ama aynı zamanda da konuşturur…
Bizim esnafımızın bu tip hikâyelere bayıldığını, hatta üzerine katarak ona buna anlatacağını da unutmayalım.
Velhasıl, bizim uyanık girişimcimiz, küçük olan enjeksiyon piyasasında viral, yani ağızdan ağza pazarlama dinamolarını çalıştırmış ve konu dilden dile yaygınlaşarak sektörde kısa sürede bilinen bir marka olmayı başarmıştır.
2 yıl geçmeden firmayı dörde katlamış olmak, ancak böyle inovatif zekâyla mümkün olabilir…
İş İlişkilerinde Nasıl İnovatif Olunur?
İkinci inovasyon hikâyemizin aktörlerinden biri, Kapalıçarşı’da taş işi yapan, değerli taşları üstün sanat becerisiyle işleyen bir kuyumcu...
35 yıldır pırlanta ve elmas işleme konusunda işini “iyi” yapan bir firma olarak bilinir…
Derken
Günlerden bir gün, İzmir’den yeni bir müşteri arar ve “bize şu özelliklerde bir pırlanta yapar mısınız”? Der. Bizim taşçı, üzerinde çalışır ve “evet yaparız,” cevabını gün içinde müşteriye bildirir.
İşi yaptıracak olan firma, önden %25’i nakit olarak gönderecek ve iş tesliminde de kalanını nakit olarak hesaba yatıracaktır. Bu şekilde antaklaşılır.
Buraya kadar her şey normal...
Bir gün sonra ilk ödeme EFT olarak hesaba gelir; gelir gelmesine de ön ödeme biraz fazla gelmiştir. Patron, “bir yanlış anlama oldu galiba, fazla göndermişler, %25 yerine % 45 gelmiş; arayıp iade edin” der.
Ararlar…
İzmirli firmanın cevabı şaşırtıcıdır; “hayır, biz yanlış göndermedik, özellikle fazla gönderdik; fazla miktar caride kalsın, sonra mutabıklaşırız.”der.
Bu seferde şaşkınlık sırası diğer firmadadır. Ne de olsa bu kadar yıl piyasadadır, böyle ir durumla pek karşılaşılmamıştır.
Velhasıl
Bu müşteriyi memnun etmek için önce işi öne alınır ve işçilikte de azami gayret sarf edilir.
Patron, ustalara; “genellikle bizim piyasalarda Cuma günleri ödeme yapılır, bazen Cuma hafta sonuna denk geldiği için hafta başına kaldığı da olur. Stres yaşarız yani...
Velâkin bu firma, bırakın ödemeyi geciktirmeyi baştan fazla ödeme yaparak bize ayrıca güven veren bir davranışta bulundu. Bu müşteriyi kazanmak ve sürekli iş yapmak için işi hem daha özenle yapalım ve hem de azami titiz olalım.” ifadesinde bulunur.
İki firma yaklaşık 5 yıldır çalışıyor. Ve hala her seferinde ödeme fazla gelirken işi de her zamanki gibi hep öncelikli ve daha incelikli yapılıyor.
İzmirli firma, ön ödemeyi fazla göndermekle aslında hem hizmeti daha kaliteli almanın ve hem de erken almanın avantajını yaşamıştır ve hala da yaşamaktadır.
İnovatif Bir Çalışanın Müşteri İlişkilerinde Yarattığı Fark
Hizmet sektöründe inovasyonların sonu gelmiyor. Bu seferki hizmet inovasyonumuz bir banka şubesinden.
İstanbul’da bir bankanın genel merkezine şubelerinden biriyle ilgili sürekli teşekkür mesajları gelmektedir.
Mesajların ana teması, bankada çalışan bir güvenlik görevlisiyle ilgilidir.
- “Güvenlik görevlisinden çok memnunuz, teşekkürler.”
- “Her şubenizde böyle memurlar var mı? Diğer bankalar örnek almalı.”
- “Bize kendimizi özel hissettiren çalışanınız için tebrikler.”
Gibi daha da süslü iltifatların olduğu mesajların ardı arkası kesilmez.
Genel merkez bu durum karşısında açıkçası şaşkınlığını inkâr edemez ama ne olduğunu daha iyi anlamak için de şubeye bir inceleme ekibi gönderir.
Konu şudur;
Renkli kişilikli bir genç, güvenlik görevlisi olarak bu bankada işe yeni başlamıştır.
Başlar başlamaz kendini geliştirmek için akşamları bir kursa giderek hafıza teknikleri eğitimi alır. Dolayısıyla bankaya gelen herkesi isim ve özelliklerini tek tek hafızasında tuttuğu için bir süre sonra her gelenin dikkatini cezp etmeye başlar.
- “Ayşe Hanım hoş geldiniz, bugün eşiniz yok, iyidir umarım selamlarımı iletiniz.”
- “Mehmet Bey nasılsınız, sizin şimdi işleriniz yoğundur bırakın işinizi ben hallederim, sonra uğrayıp defteri alırsınız.”
- “Kemal Amca teyzemiz nasıl oldu?”
Gibi daha envai çeşit ilgi kalıplarıyla karşılaşan müşterilerin bankadan içeriye ilk girdiğinde gözleri bizim güvenlik görevlisini arar olmuştur.
İnceleme ekibi incelemesini yapar ve genel müdüre konuyla ilgili bir rapor sunulur. Ve bizim meşhur güvenlik görevlisi, şimdi insan kaynaklarından sorumlu genel müdür yardımcısı olarak görev yapmaktadır. Kurallara göre üniversite mezunu olması gerektiğinden açık öğretime gitmesi istenmiş ve o eksiklikte zaman içinde o şekilde telafi edilmiştir.
Sonuç olarak;
Bizim piyasalarımızda kimse kimseye pek güvenmez. Hangi meslekten olursa olsun işini iyi yapan insan sayısı çok azdır.
Küçük ama farkındalık oluşturacak inovatif hareketlerle bu süreci tersine dönüştürmek ve iyi örneklikler oluşturmak elimizdedir.
Her işte ve her konuda farkındalık oluşturmak mümkün, yeter ki kafa yoralım…