Yeni bir çağın eşiğindeyiz ve bu çağı “insan zekâsının ve iş gücünün dijitalize edilerek yapay zekâ sistemlerinin kullanımına verilmesi” olarak tanımlamak, endüstri 6.0’a geçiş ise “global sosyal-i(zol)asyon” şeklinde mümkün gibi.
İçinde bulunduğumuz çağı, sert bir kırılmayla, “Corona” olarak adlandırılan pandemi tehdidiyle kapatıyoruz.
Tarihî dönüşüm anlarından birini yaşadığımız kesin.
Neden mi?
Sebebini anlamak için tarihsel bir gezinti yapmamız gerekiyor:
Birinci Sanayi Devrimi, Endüstri 1.0: 1780’ler, Buhar Devrimi
Denizaşırı taşımacılığın ve üretimde makineleşmeye doğru geçişin ilk aşaması sayılan Buhar Devrimi, insanlık tarihi açısından çok önemli bir kırılma noktası.
İkinci Sanayi Devrimi, Endüstri 2.0: 1880’ler, Elektrik Devrimi
Elektrik Devrimi’nin, Buhar Devrimi’ni etkileri açısından elliye katladığı söylenir.
Üçüncü Sanayi Devrimi Endüstri, 3.0: 1980’ler, Elektronik Devrimi
Hâlâ farklı alanlardaki gelişmeleri tetikleyen Elektronik Devrimi’nin, etki açısından Elektrik Devrimi’ni yüze katladığı ifade edilir çünkü Endüstri 3.0, aynı zamanda iletişimde devrimin de adıdır.
Dördüncü Sanayi Devrimi, Endüstri 4.0: 2010’lar, Nesnelerin İnterneti Devrimi
Makinelerin makinelerle ve insanlarla konuşması, Endüstri 4.0’ın açılımıdır. Etki açısından kendinden önceki devrimi kaça katladığını henüz bilmiyoruz ama tahminlerimizin çok üzerinde olduğu kesin.
Beşinci Sanayi Devrimi, Endüstri (toplum) 5.0: 2017, İnsansız Teknolojiler Devrimi
Toplum odaklı insansız teknolojiler ve insanların robotlarla çalışması üzerine kurgulanan bir devrimden bahsediyoruz. Endüstri 5.0’a “iş birlikçi robotlar üzerine kurgulanan bir devrim” de denebilir.
Çünkü:
Robotlar fabrika içerisinde insanın yapabileceği hemen hemen her hareketi yapabiliyor. Birbirleriyle iletişim kurabiliyor, elde ettikleri verileri anlık olarak bulut sistemine kaydedebiliyor ve böylece veriler, yöneticiler tarafından anlık olarak kolaylıkla incelenebiliyor. Fabrikayı ise küçük bir insan grubu yönetiyor. Devrim, insanı fabrikadan çıkarmanın bir aşamasını temsil ediyor aynı zamanda. Yani robotlar bir anlamda insanları işlerinden kovacak desek yanlış olmaz.
Ve 5.0 Devrimi daha çok fabrikaları etkileyecek gibi görünse de aslında gelecekteki sosyal hayatımızı çok yakından etkileyebilecek özellikler taşımaktadır.
Altıncı Sanayi Devrimi, Endüstri 6.0: İnsan Zekâsının Dijitalize Edilmesi
Endüstri 6.0, “toplum zekâsının dijitalize edilmesi.”dir (Zekânın dijital sistemlerin denetimine girmesi.).
Diğer bir ifadeyle bu yeni çağı, “insan zekâsının ve iş gücünün dijitalize edilerek yapay zekâ sistemlerinin eline verilmesi” olarak tanımlamak mümkün.
Endüstri 6.0’a geçiş ise “global sosyal-i(zol)asyon”la mümkün olacak.
Coronavirüs nedeniyle sosyal izolasyona tabi tutulmamız, bu sürece alıştırılmamız ve gerekli sistemlere adapte edilmemiz, bazı şeylerin provası olarak da okunabilir.
Evet, yeni bir çağın eşiğindeyiz. Hatta çağın sert bir biçimde açıldığını söylemek bile mümkün.
Peki, bu süreç neler getirecek?
- Bildiğimiz parayı unutun. Hem kullanım değeri hem de cinsi bakımından çok farklı sistemler geldi, gelecek ve geliyor. (Günümüz krizlerinin bu konularla ne kadar irtibatlı olduğunu tarih mutlaka yazacaktır.)
- Bildiğimiz iş yerlerini unutun. Envaiçeşit sanal dükkân, vitrinlerinin önünden geçtiğimiz mağazaların ocağına incir ağacı dikti ve Endüstri 6.0 ile birlikte bu eylemine devam edecek.
- Alışveriş bildiğiniz gibi olmayacak: Gezerek alışveriş yapmak son buluyor.
- Beden gücüne dayalı çalışma sistemleri yok oluyor.
- “Sermayem var iş kuruyorum.” fikri tarihe karışıyor.
- “Şu iş acayip iyi gözüküyor, girip piyasadan pay kapayım.” düşüncesini aklınızdan savuşturun.
- Artık istediğiniz gibi bir yaşam sürme imkânınız da yok gibi gözüküyor: Sistem sizi tanımlayacak, ona göre size bir puan değeri verecek ve tüm yaşantınızı bu tanımlanan “değer” üzerine inşa edebileceksiniz.
Mesela Çin’de denemesi başlayan ve çeşitli yabancı dizilere de konu olan Sosyal Puan Projesi, Endüstri 6.0’ın tam da ilgi alanına giriyor.
Konuyla ilgili Çin’de uygulanan model şu şekilde(*):
Çin Hükümeti, vatandaşlarının davranışlarını kontrol altına almak için “sosyal puanlama” sistemini başlattı ve davranışları uygun olmayıp düşük puan alan vatandaşlara belirli kısıtlamalar getiriliyor.
Çin’deki milyonlarca gözetleme kamerası, yolda dikkatsizce yürüyen birini tespit ettiğinde o kişinin yüzüne yakınlaşıp uzaklaşarak kimliğini tespit edebiliyor. Hükümet, bu yolla belirlediği sosyal puanı düşük kişilerin görüntüsünü kamusal alandaki ekranlara yansıtarak onları deşifre edebilecek.
Pekin’deki polisler şimdiden Google Glass’a benzeyen ve Ulusal Veri Tabanı’na kayıtlı bilgiler arasında arama yapabilen akıllı gözlüklerle dolaşıyor.
Hatta Çin Hükûmeti tarafından geçtiğimiz yıl “sosyal puanı” düşük olan 23 milyon kişinin uçak ya da tren bileti alamadığı açıklandı. Henüz bazı bölgelerde işleyen sistemin, 2020 sonrasında tüm ülkede hayata geçirileceğini açıklayan hükûmet, 1 milyar 386 milyon vatandaşı hakkında dosya tutmaya başlayacak.
Sonuç olarak:
Bu tür uygulamaların dalga dalga her ülkede hayata geçeceğini belirtmemize gerek yok sanırım. 2020 sonrasındaki dünyanın, 2020 öncesindeki dünyadan birçok açıdan çok farklı özellikte olacağı kesin.
Evet, bir çağ kapanıyor… İnsanın yapacağı işlerin büyük çoğunluğunun yapay zekânın ellerine bırakılacağı bir çağa giriyoruz.
Her alanda insansı özelliklerin daha da azaldığı bir dünyaya hoş geldiniz!